Üzeyir Lokman ÇAYCI : SANAT OLUŞUMLARI
2 pages
Turkish

Üzeyir Lokman ÇAYCI : SANAT OLUŞUMLARI

-

Le téléchargement nécessite un accès à la bibliothèque YouScribe
Tout savoir sur nos offres
2 pages
Turkish
Le téléchargement nécessite un accès à la bibliothèque YouScribe
Tout savoir sur nos offres

Description

SANAT OLUŞUMLARI Üzeyir Lokman ÇAYCI “Zeka ile elin birlikte çalışmadığı yerde sanatçı yoktur” Leonardo Da VINCI Yaşama, konuşma ve yazma gibi sanatla anılan olgular, zamanımızın makineleşmiş çehresinde diğer unsurlarla geçmişe göre farklı gelişiyor.

Informations

Publié par
Publié le 15 novembre 2016
Nombre de lectures 5
Langue Turkish

Extrait

SANAT OLUŞUMLARI
Üzeyir Lokman ÇAYCI
“Zeka ile elin birlikte çalışmadığı yerde sanatçı yoktur”
Leonardo Da VINCI
Yaşama, konuşma ve yazma gibi sanatla anılan olgular, zamanımızın makineleşmiş çehresinde diğer unsurlarla geçmişe göre farklı gelişiyor. Insan yasayışıyla ilgisiz,sevgiyi ön plana alamayan herşey gibi sanat da eksiklikleriyle anılıyor. Teknolojiyle boyutlandırılıyor, renklendiriliyor ve yeni anlatım tarzlarıyla sunuluyor. Alışılan şeylerin içinde kalan ritmik unsurlar soluk kalırken zamana uygun çizgiler ön plana çıkıyor. Ölümler yön veya yer değiştirme gibi hayatın içinde grileştirilerek ele
alınırken, kirlilikler, karanlıklar ise şekilsizliklere dokunduruluyor.
«Gurbetin bu kadar acımasız olduğunu hiç düşünmemiştim» konulu bir resim yapsanız ya da şiir yazsanız, içinde hangi unsurlar yer alacak? Neyi, nasıl ve kime anlatacaksınız?
Asıl olan sanatçının yaşadıkları ve hissettiklerinin aksettirilme tarzıdır. Müzik, yazı, resim, dizayn (tasarım), fotoğraflar gibi tiyatro ve sinemayla sergilenen renkler, biçimler, ritmler, sesler ve sözler uzaydaki uzantıları ve hareketleriyle anlam kazanıyor. Sanatçı uyguladığı alanda sanatıyla bağırabiliyor. Gözyaşlarını, acıyı, sevinci dile getirmek suretiyle rahatlarken baskalarıyla bunu paylaşma yolunda önemli adımlar atabiliyor. Çağın getirdiği süratle bunu en uzaklara kadar ulaştırabiliyor. Çevre ve insan ilişkisi temel kurallarla gelişerek sanatı oluştururken farklı yapılanmalar da söz konusu oluyor. Sanat, sahipleriyle anılıyor ve ekoller de oluşturabiliyor. Bu yönde Picasso’yu tablolarından, empresyonizmi de öncülerinden tanıyoruz.
Gideceksen eğer gurbete yanına bir mendil, bir de içinde kağıt, kalem, boya ve fırça bulunan hasret çantası al, Sevdiklerinle vedalaşmadan çıkma yola. Önce kendini şekillendir... Sonra sırtını sanata daya!
Sanat öğrenilenlerle gelişiyor, Dizaynerler «tasarımcılar» ergonomik faktörler ışığında tasarımlarını oluştururlarken psikolojik değerlendirmeleri akıllarından çıkarmıyorlar. Yenilikler ve buluşlarla bir değişikliği ortaya koymak ve bu alanda ekonomik destek elde etmek sanatçılara moral kaynağı oluyor. İnsanın kemik dokusunu andıran strüktürlerden «dokulardan» esinlenerek «uzay kafes kiriş sistemleri» adıyla Eyfel gibi sanat harikaları oluşturuluyor. İnsanı ve insana ait değerleri yücelten her şey gibi sanat da bu yönde etkileyici bir unsur olarak karşımıza çıkıyor. Sevimsizlikleri, haksızlıkları, rahatsızlıkları, çelişki ve çarpıklıkları konu alan sanat eserlerinin kaynağındaki insan sevgisi, sanat ve sanatçıya duyulan saygıyı geliştiriyor. Güzellikleri yansıtmak suretiyle izler bırakan birçok sanatçının isimlerinin unutulmaması sanatlarının yüceliğinden ve bu sebeple kendilerine duyulan ilginin devamından kaynaklanıyor.
Doğayı kuşatan oluşumların içeriğindeki sanat adeta incelikleri görmemize zemin hazırlıyor. Gurbetin bilinmezlikleri gibi gördüklerimiz yaklaştıkça değişiyor.
Paris, 19 Ağustos 2002
¤
¤ 23 Eylül 2009 16:43:36
Bunca sıkıntılı konular arasında sanatla, kültürle ilgili böyle bir yazıyı okumak hoştu.Yazarımızın Anadolu kokması ve duygusallığı da gözden kaçmıyor. Tebrik ederim.
Mustafa Tarakçı Haber Cem
  • Univers Univers
  • Ebooks Ebooks
  • Livres audio Livres audio
  • Presse Presse
  • Podcasts Podcasts
  • BD BD
  • Documents Documents